Translation of "Maryt" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Maryt" in a sentence and their turkish translations:

- Tom megsértette Maryt.
- Tom megbántotta Maryt.

Tom, Mary'yi gücendirdi.

Megfenyegette Maryt.

O Mary'yi tehdit etti.

Tom lelőtte Maryt.

Tom, Mary'ye ateş etti.

Tom leszidta Maryt.

Tom, Mary'yi azarladı.

Tom követte Maryt.

Tom, Mary'yi izledi.

Miért nézed Maryt?

Neden Mary'ye bakıyorsun?

Honnan ismered Maryt?

- Mary'yi nereden tanıyorsun?
- Mary'yi nereden tanıyorsunuz?

Bloody Maryt szeretnék.

Bir Bloody Mary istiyorum.

Tom megütötte Maryt.

Tom, Mary'ye vurdu.

Tom hívogatta Maryt.

Tom Mary'yi aramaya devam etti.

Tom szereti Maryt.

Tom, Mary'yi seviyor.

Tom meggyőzte Maryt.

Tom, Mary'yi ikna etti.

Tom megijesztette Maryt.

Tom, Mary'yi korkuttu.

Tom elvesztette Maryt.

Tom, Mary'yi kaybetti.

Tom Maryt bámulta.

Tom, Mary'ye baktı.

Tom megharapta Maryt.

Tom, Mary'yi ısırdı.

Tom Maryt hibáztatta.

Tom Mary'yi suçladı.

Tom eljegyezte Maryt.

Tom ve Mary nişanlandı.

Tom ugratta Maryt.

Tom Mary'ye şaka yollu takıldı.

Tom megrúgta Maryt.

Tom, Mary'yi tekmeledi.

Tom megsértette Maryt.

Tom, Mary'ye hakaret etti.

Tom utálja Maryt.

- Tom, Mary'den nefret ediyor.
- Tom, Mary'den nefret eder.

Tom utálta Maryt.

Tom, Mary'den nefret ediyordu.

Tom becsapta Maryt.

Tom Mary'yi aptal yerine koydu.

Tom felhívta Maryt.

Tom, Mary'yi aradı.

Egy bloody maryt kérek.

Bir Bloody Mary istiyorum.

Maryt elrabolták a kalózok.

Mary korsanlar tarafından kaçırıldı.

Tom megpróbálja utolérni Maryt.

Tom Mary'ye yetişmeye çalışıyor.

Még mindig szeretem Maryt.

Hâlâ Mary'yi seviyorum.

Tom másnap visszahívta Maryt.

Tom ertesi gün Mary'yi tekrar aradı.

Tom elvitte Maryt haza.

- Tom Mary'yi eve bıraktı.
- Tom Mary'yi arabasıyla eve bıraktı.

Tom tegnap hazafuvarozta Maryt.

Tom dün Mary'yi eve götürdü.

Tom nem ismerte Maryt.

Tom, Mary'yi tanımıyordu.

Tom csak ütötte Maryt.

Tom Mary'yi dövmeye devam etti.

Tom megölte Maryt önvédelemből.

Tom, Mary'yi kendini savunurken öldürdü.

Tom némán figyelte Maryt.

Tom sessizce Mary'yi izledi.

Tudod, Tom szerette Maryt.

Tom Mary'yi seviyordu, biliyorsun.

Tom megpróbálta becsapni Maryt.

Tom Mary'yi aldatmaya çalıştı.

Tom eljött meglátogatni Maryt.

Tom Mary'yi görmek için geldi.

Tom hagyta Maryt hazamenni.

Tom Mary'nin eve gitmesine izin verdi.

Tom megpróbálta megijeszteni Maryt.

Tom Mary'yi korkutmaya çalıştı.

Tom hallotta Maryt köhögni.

Tom Mary'nin öksürdüğünü duydu.

Tom megpróbálta megszúrni Maryt.

Tom Mary'yi bıçaklamaya çalıştı.

Tom megpróbálta megütni Maryt.

Tom Mary'ye vurmaya çalıştı.

Tom megpróbálta Maryt utánozni.

Tom Mary'yi taklit etmeye çalıştı.

Tom hallotta Maryt sikítani.

- Tom, Mary'nin bağırdığını duydu.
- Tom, Mary'nin çığlık attığını duydu.
- Tom, Mary'nin çığlık attığını işitti.

Tom meghívta Maryt Bostonba.

Tom Mary'yi Boston'a davet etti.

Tom hallotta Maryt sírni.

Tom Mary'nin ağladığını duyabildi.

Tom véletlenül meglőtte Maryt.

Tom Mary'yi kazara vurdu.

Tom nem kedveli Maryt.

Tom, Mary'den hoşlanmıyor.

Tom nem szerette Maryt.

Tom, Mary'yi sevmiyordu.

Mióta nem láttad Maryt?

Ne zamandan beri Mary'yi görüyorsun?

Tom nem ölte meg Maryt.

Tom, Mary'yi öldürmedi.

- Maryt akarom.
- Nekem Mari kell.

Ben Mary'yi istiyorum.

Miért akarná Tom bántani Maryt?

Neden Tom Mary'ye zarar vermek istiyor?

Már nem teszem boldoggá Maryt.

Artık Mary'yi mutlu etmiyorum.

Hallottam Tomot és Maryt suttogni.

Tom ve Mary'nin fısıldaşdığını duydum.

Tom a karjaiban tartotta Maryt.

Tom Mary'yi kollarında tuttu.

Miért ölte meg Tom Maryt?

Tom, Mary'yi neden öldürdü?

Tom nem hagyta el Maryt.

Tom, Mary'yi terk etmedi.

Tom betakarta Maryt egy takaróval.

Tom, Mary'yi bir battaniye ile örttü.

Tom tanította meg Maryt vezetni.

Tom Mary'ye araba sürmeyi öğretti.

Láttam Maryt a templomban ma.

Bugün kilisede Mary'yi gördüm.

Tom nem tudta megmenteni Maryt.

Tom, Mary'yi kurtaramadı.

Tom igazságtalanul vádolta meg Maryt.

Tom Mary'yi insafsızca suçladı.

Tom megígérte, hogy felhívja Maryt.

Tom Mary'yi arayacağına söz verdi.

Tom sosem hagyná el Maryt.

Tom Mary'yi asla terk etmezdi.

Tom nem igazán ismeri Maryt.

Tom gerçekten Mary'yi tanımıyor.

Tom meggyőzte Maryt John ártatlanságáról.

Tom, John'un masum olduğu konusunda Mary'yi ikna etti.

Tom Maryt alkalmazta a munka elvégzésére.

Tom işi yapması için Mary'yi tuttu.

Tom kék-zöld foltosra verte Maryt.

Tom Mary'yi öldüresiye dövdü.

Mégcsak látni sem akarja Tom Maryt.

Tom, Mary'ye bakmayacak bile.

Azt hallottam, hogy Tom utálja Maryt.

Tom'un Mary'den nefret ettiğini duydum.

Tom egy szenvedélyes csókkal köszöntötte Maryt.

Tom Mary'yi tutkulu bir öpücükle karşıladı.

Tom soha nem látogatta meg Maryt.

Tom, Mary'yi hiç ziyaret etmedi.

Tom megkérdezte Maryt, hogy kit keres.

Tom Mary'ye kimi aradığını sordu.

Tomot és Maryt kivéve mindenki elment.

Tom ve Mary hariç herkes gitti.

Azt hiszi Tom, hogy szeretem Maryt.

Tom Mary'yi sevdiğimi düşünüyor.

- Tomi elhagyta Marit.
- Tom elhagyta Maryt.

Tom, Mary'yi terk etti.

Tom magándetektívet fogadott, hogy kövesse Maryt.

Tom Mary'yi izlemesi için özel bir dedektif kiraladı.

Maryt ezzel a kővel ölték meg.

Mary bu taşla öldürüldü.

Maryt ezzel a késsel ölték meg.

Mary bu bıçakla öldürüldü.

Tom megkérte Maryt, hogy segítsen Johnnak.

Tom Mary'nin John'a yardım etmesini istedi.

Tom tettette, hogy nem hallotta Maryt.

Tom Mary'yi duymamış gibi davrandı.

- Tom megölelte Maryt.
- Tamás átölelte Máriát.

Tom, Mary'ye sarıldı.

Tom nem tudja, mi idegesíti Maryt.

Tom Mary'yi neyin rahatsız ettiğini bilmiyor.

Tom látta Maryt onnan, ahol állt.

Tom durduğu yerden Mary'yi görebiliyordu.

Tom ismeri Maryt és Johnt is.

Tom hem Mary'yi hem de John'u tanır.

Tom megkérdezte Maryt, hol lakik John.

Tom Mary'ye John'un nerede yaşadığını sordu.

Tom megkérte Maryt, hogy jöjjön Bostonba.

Tom Mary'nin Boston'a gelmesini istedi.

Meg fogjuk hívni Tomot és Maryt.

Tom ve Mary'yi davet edeceğiz.

- Tom beismerte, hogy ő ölte meg Maryt.
- Tom bevallotta, hogy megölte Maryt.
- Tom elismerte Mary meggyilkolását.

Tom Mary'yi öldürdüğünü itiraf etti.

Bert biszexualitása felborzolta Tomot, viszont Maryt felizgatta.

Bert'in biseksüalitesi Tom'u rahatsız ediyordu ve Mary'yi heyecanlandırıyordu.

Tom az a személy, aki megölte Maryt.

Tom, Mary'yi öldüren kişidir.

Azt akarom, hogy Tom hagyja beszélni Maryt.

Tom'un Mary'nin konuşmasına izin vermesini istiyorum.