Translation of "Arcot" in Turkish

Jó egy ismerős arcot látni.

Tanıdık bir sima görmek güzel.

De amikor barátságos arcot kell találniuk

ama onların ihtiyacı güler yüzlü birini,

Ne vágjál már ilyen döbbent arcot.

Çok afallamış görünme.

Tom vidám arcot rajzolt a füzetborítójára.

Tom defterinin kapağına mutlu bir yüz çizdi.

Ezt az arcot régebben már láttam valahol.

O yüzü daha önce bir yerde gördüm.

Az öregember ártatlan arcot vágott, de valójában gazember volt.

Yaşlı adamın masum bir yüzü vardı ama gerçekte bir sahtekardı.

- Mary furcsa arcot vágott.
- Mary arcára fura ábrázat ült.

Mary'nin yüzünde tuhaf bir görünüm vardı.

- Tom nem tud komoly maradni.
- Tom nem tud komoly arcot vágni.

- Tom ciddi kalamadı.
- Tom gülmemeyi başaramadı.