Examples of using "öregember" in a sentence and their turkish translations:
- Yaşlı adam içine kapanmıştı.
- Yaşlı adam insanlardan uzaktı.
- Yaşlı adam insanlarla iç içe değildi.
Yaşlı adam bir şey söyledi.
Yaşlı adam ormanda kayboldu mu?
Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.
Yaşlı adam "Kedi mi?" diye sordu.
Sen sadece yaşlı bir adam olduğunu düşünüyorsun!
Yaşlı adam çocukları tarafından çevrilmiş vaziyette oturdu.
Yaşlı adam koltukta gözleri kapalı oturdu.
Yaşlı bir adam karanlık bir yolda yalnız oturuyordu.
Yaşlı adam abuk subuk konuşurken Tom sabırla dinledi.
- Yaşlı adam tek başına yaşıyor.
- Yaşlı adam kendi başına yaşamaktadır.
Yaşlı adamın masum bir yüzü vardı ama gerçekte bir sahtekardı.
Yaşlı adam emekli maaşı ile geçiniyor.