Examples of using "órás" in a sentence and their turkish translations:
Bir saat gerideyiz.
...gezegenimiz karanlığa gömülür.
On iki saatlik yolculuk beni çok yordu.
Bir saat süren sunuma katıldım.
12 saatlik zorlu bir doğumun henüz başındaydı.
Saatte 100 kilometreyi geçen sprintler atabiliyor.