Translation of "Ment" in Turkish

0.019 sec.

Examples of using "Ment" in a sentence and their turkish translations:

- Kórházba ment tegnap.
- Tegnap kórházba ment.

O, dün hastaneye gitti.

Hova ment?

Nereye gitti?

Amerikába ment.

O, Amerika'ya gitti.

Fogorvoshoz ment.

O, dişçiye gitti.

Külföldre ment.

O yurtdışına gitti.

Hová ment?

- Nereye gitti?
- O nereye gitti?

Vásárolni ment.

Alışverişe gitti.

Biciklivel ment.

O, bisikletle gitti.

Hogy ment?

- Nasıl geçti?
- Nasıl gitti?

Vele ment.

Onunla birlikte gitti.

Bevásárolni ment.

- O, alışverişe gitti.
- Alışverişe gitti.

Csődbe ment.

- O, iflas etti.
- O iflas etti.

- Olaszországba ment olaszul tanulni.
- Olaszba ment olaszt tanulni.

İtalyanca öğrenmek için İtalya'ya gitti.

Mikor ment Európába?

O, Avrupaya ne zaman gitti?

Tom városnézésre ment.

Tom gezi turuna gitti.

Mikor ment haza?

Onlar ne zaman eve gittiler?

Melyik irányba ment?

- O hangi yöne gitti?
- Hangi yöne gitti?

Tom masszázsszalonba ment.

Tom mesaj salonuna gitti.

Tamás hová ment?

Tom nereye gitti?

Tom nem ment.

Tom gitmedi.

Minden jól ment.

Her şey iyi gitti.

Apu hova ment?

Babam nereye gitti?

Nagyon messzire ment.

O uzağa gitti.

Egyedül ment oda.

- O, tek başına oraya gitti.
- O, oraya kendisi gitti.

Tegnap ment oda.

O dün oraya gitti.

Szerintem jól ment.

Sanırım iyi gitti.

Minden tökéletesen ment.

Her şey mükemmel gidiyordu.

Szerinte hogy ment?

Onun nasıl gittiğini düşünüyor?

Taxival ment kórházba.

O, hastaneye gitmek için bir taksiye bindi.

Tamás hova ment?

Tom nereye gitti?

Ki ment veled?

Seninle kim gitti?

Tom munkába ment.

Tom işe gitti.

Az iskolába ment.

- O, okula gitti.
- Okula gitti.

Tamás fedezékbe ment.

Tom saklandı.

Hogy ment, Tom?

Nasıl gitti, Tom?

Tom arra ment.

Tom o şekilde gitti.

Tom síelni ment.

Tom kayak yapmaya gitti.

Ezúttal jól ment.

Bu defa iyi gitti.

A könyvtárba ment.

Kütüphaneye gitti.

Nem ment iskolába.

O okula gitmedi.

Fiatalon ment férjhez.

Gençken evlendi.

Bostonba ment vele.

O, onunla Boston'a gitti.

Tamás Marival ment.

Tom, Mary ile gitti.

Hová ment Layla?

Leyla nereye gitti?

Tamás Bostonba ment?

Tom Boston'a gitti mi?

Tamás gyalog ment.

Tom yürüdü.

Busszal ment Algírbe.

O Cezayir'e otobüsle gitti.

- Londonba ment, hogy angolt tanuljon.
- Londonba ment angolt tanulni.

İngilizce eğitimi için Londra'ya gitti.

- Tom busszal ment a városba.
- Tom autóbusszal ment a városba.

Tom şehre otobüsle gitti.

- Senki sem tudja, hová ment.
- Senki sem tudja, hova ment.

Onun nereye gittiğini kimse bilmiyor.

- Kíváncsi vagyok, hová ment Tom.
- Kíváncsi voltam, hova ment Tom.

Tomun nereye gittiğini merak ediyordum.

- Tomi egyenesen a szobájába ment.
- Tomi egyből a szobájába ment.

Tom doğrudan kendi odasına gitti.

Nagyszerűen ment a játék,...

Güzel bir maç geçiriyordum,

De egyedül nem ment.

Ancak bunu tek başıma yapamazdım.

Segítség nélkül nem ment.

Kesinlikle yardıma ihtiyacım vardı.

Üzleti ügyben ment oda.

O, iş için oraya gitti.

Ausztriába ment zenét tanulni.

O, müzik okumak için Avusturya'ya gitti.

Vasárnaponként gyakran horgászni ment.

Pazar günü sık sık balığa giderdi.

Könnyen jött, könnyen ment.

- Haydan gelen huya gider.
- Selden gelen suya gider.

Tom kirakatot nézegetni ment.

Tom bir şey almadan vitrinleri gezdi.

Tom nyugat felé ment.

Tom batıya gitti.

Túl messzire ment Tomi.

Tom çok uzağa gitti.

Tom a belvárosba ment.

Tom şehir merkezine gitti.

A transzplantáció életet ment.

Nakiller hayat kurtarırlar.

Nem tudom, hová ment.

Onun nereye gittiğini bilmiyorum.

Tudod, hogy hová ment?

Onun nereye gittiğini biliyor musun?

A barátnőm Kanadába ment.

Kız arkadaşım Kanada'ya gitti.

Hova ment a másik?

Diğeri nereye gitti?

- Hazasétált.
- Gyalog ment haza.

O, eve yürüdü.

Melyik diák ment ki?

Hangi öğrenci dışarı çıktı?

Sok idő ment kárba.

Bir sürü zaman boşa gitti.

Tom autóval ment iskolába.

Tom okula arabayla gitti.

Hogy ment a találkozó?

Toplantı nasıl geçti?

A folyó mellett ment.

O, nehir boyunca yürüdü.

Taxival ment a kórházba.

- O, hastaneye giden bir taksiye bindi.
- O, hastaneye gitmek için bir taksiye bindi.
- O, hastaneye gitmek için bir taksi tuttu.

Épp most ment ki.

Az önce dışarı çıktı.

Ő ment oda helyettem.

Oraya benim yerime o gitti.

Tamás a kórházba ment.

Tom hastaneye gitti.

Tom miattad ment el.

Tom senin yüzünden ayrıldı.

Megkérdeztem, hogy hová ment.

Ona nereye gittiğini sordum.

Tomi taxival ment kórházba.

Tom hastaneye gitmek için bir taksi tuttu.

Senki nem ment haza.

Kimse eve gitmedi.

Ő maga ment oda.

O oraya kendisi gitti.

Tom Maryvel ment bevásárolni.

Tom, Mary'yle alışverişe gitti.

Hová ment a ló?

At nereye gitti?

Tom nem ment egyedül.

Tom yalnız gitmedi.

Tom nem ment át.

Tom geçmedi.

Tom sosem ment el.

Tom hiç ayrılmadı.

Tom nem ment el.

Tom ayrılmıyordu.

Tamás nem ment haza.

Tom eve gitmedi.

Tomi hétfőn ment el.

- Tom pazartesi günü ayrıldı.
- Tom, pazartesi gitti.

Nem ment olyan jól.

Bu o kadar iyi gitmedi.

Nem ment túl jól.

O çok iyi gitmedi.

Tamás nem ment Bostonba.

Tom Boston'a gitmedi.

Taxival ment a múzeumba.

- O, müzeye gitmek için taksi tuttu.
- O, müzeye gitmek için taksi çevirdi.

Tom kocsival ment Bostonba.

Tom Boston'a arabayla gitti.