Examples of using "Vollbringen" in a sentence and their turkish translations:
Hindistan cevizi yağı mucizeler yapar!
Böyle bir organın bunu başarması cidden mükemmel bir şey.
Sen saçmayı denemeden imkansıza ulaşamazsın.
Tom yaptığı şeyi yapabileceğini asla düşünmedi.
Tom başaramayacağını düşündüğümüz şeyi başardı.