Examples of using "Schlussfolgerung" in a sentence and their turkish translations:
O, benim değil senin kararın.
Bu tek olası sonuç.
Sonuç önemsiz görünebilir: Esperanto vardır.
Tom Mary'nin sonucuna biraz şaşırdı.
Tom ve Bill birbirlerinden bağımsız olarak karara vardılar.
Sunumun içeriğini özetlemek ve bir sonuç çıkarmak istiyorum.
Yer çekimi zamanda etkilidir. Buradan elde ettiğimiz çıkarımımız ise şu
Bu sonuca nasıl vardın?