Examples of using "Schießpulver" in a sentence and their turkish translations:
Evet, bu barut.
O, dünyadaki en parlak adam değil.
Amerikalıların çok az barutu vardı.
İspanyol askerleri dumansız barut kullanırdı.
Kapıyı barutla patlatmak mı istiyorsunuz?
Barut çok dikkatli şekilde işlenmeli.
Barutu kimin icat ettiğini biliyor musun?
Patlamaları hep sevmişimdir. Ama barutun tehlikesi de yok değil.
Meşaleye dikkat etsem iyi olur. İçinde barut olabilir.
Meşaleye dikkat etsem iyi olur. İçinde barut olabilir.