Examples of using "Lindern" in a sentence and their turkish translations:
Bu ilaç baş ağrınızı yatıştıracaktır.
Tom'un acısını dindirmek istiyorum.
Bu, ağrıyı hafifletmeli.
ama acıyı azaltıyor.
Bu ilaç ağrıyı hafifletecek.
Bu haplar acıyı hafifletecek.
Bu ilaç ağrını azaltacak.
Bu ilaç kramplarınızı azaltacaktır.
Onun ızdırabını hiçbir kelime hafifletemez.
onu azaltmak için yapabileceğiniz bir şey var.
Karada acıyı azaltmanın bir yolu var.
Batıda yapılan çalışmalar, kanserin büyümesini önleyebileceğini ve morfinden daha etkili bir uyuşturucu olabileceğini göstermiştir.