Translation of "Klebte" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "Klebte" in a sentence and their turkish translations:

Etwas Grünes, Schleimiges klebte an dem Stein.

Kayanın üzerinde yeşil ve sümüksü bir şey vardı.

Ihre nasse Kleidung klebte ihr am Körper.

Onun ıslak kıyafetleri vucuduna yapıştı.

Er klebte eine Briefmarke auf den Brief.

O zarfın üzerine bir pul yapıştırdı.

Maria klebte viele kleine Herzchen an den Kühlschrank.

Maria birçok küçük kalbi buzdolabına yapıştırdı.

Er klebte einen „Vorsicht zerbrechlich!“ Aufkleber auf das Gepäck.

O, pakete bir "Kırılgan" etiketi ekledi.

Tom klebte ein Pflaster auf seine kleine Spinnentätowierung, um ins japanische heiße Bad eingelassen zu werden.

Tom bir Japon kaplıcasına girebilmek için küçük örümcek dövmesinin üzerine bir yara bandı yapıştırdı.