Examples of using "Briefmarke" in a sentence and their turkish translations:
Pul düştü.
- Bir posta puluna ihtiyacım var.
- Bir pula ihtiyacım var.
Lütfen bana 80 yenlik bir pul verin.
Çok eski bir pulum var.
Bir zarf ve bir pul, lütfen.
Bu mektup bir yabancı damgası taşımaktadır.
Bu pulu sıcak suyla çıkaracağım.
O zarfın üzerine bir pul yapıştırdı.
Bu nadir pulu bulmak zordur.
Zarfın üzerine bir pul yapıştırın.
Zarfın üstüne bir pul daha yapıştırın.
Zarfa pul yapıştırdın mı?
Keşke 80 yenlik bir pulum olsa.
Zarfın üzerine bir pul koymak zorundayım.
O mağazada nadir bir pul buldum.
Ben zarfın üstüne pul eklemeyi unuttum.
Postalamadan önce mektuba pul yapıştırmayı unutma.
Mektubuna bir pul yapıştırmayı unutma.