Examples of using "Inhalt" in a sentence and their turkish translations:
Mektubun içeriği gizliydi.
- Tom kutunun içeriğini inceledi.
- Tom kutunun muhtevasını tetkit etti.
Tom cüzdanında ne olduğunu bana gösterdi.
Şişe içeriğinden daha zarifti.
Bu kitabın içeriği ne?
Bir web sitenin gördüğü ilgi onun içeriğine bağlıdır.
Konuşmasının içeriği, konu ile ilgili değildir.
Sunumun içeriğini özetlemek ve bir sonuç çıkarmak istiyorum.
Curiosity Stream, birçok ödüllü özel ve orijinal içeriğe sahiptir ve tüm içeriği
Bu kitabın içerikleri zayıf sinirli insanlar için uygun değildir.
Tom küçük bir kutu açtı ve içindekileri masaya boşalttı.
Doğa, her sayfasında önemli içerik sunan tek kitaptır.
Tom bir kutu çorba açtı ve onu bir tencereye boşalttı.
O küpün hacmini, uzunluk, en ve yüksekliği birbiriyle çarparak bulursun.
Google'ın tüm web arama geçmişinizi tuttuğunu ve size reklam sunmak için e-postalarınızın içeriğine baktığını biliyor muydunuz?
Zamanla insanların kitaplar gibi olduğunu anlıyorsun. Bazıları kapağı ile seni yanıltır başkaları içeriği ile seni şaşırtır.