Examples of using "Glocke" in a sentence and their turkish translations:
Zil çalıyor.
Zil çaldı.
Tom zili çaldı.
Nihayet zil çaldı.
Zil öğle saatinde çalar.
Kimse kapı zilini duymadı.
Zil henüz çalmadı.
O zilin sesini seviyorum!
Zili iki kez çalın.
Zil çaldığında TV izliyorduk.
Zil çaldı ve tren hareket etti.
Ad bana bir çan çaldı.
Tom zil çaldıktan sonra geldi.
O, zil çaldıktan sonra geldi.
Zil çaldığında öğretmen dersi sonlandırdı.
Öğrenciler zil çalar çalmaz hiddetle sınıftan ayrıldılar.
Okula koştum, ama zil çoktan çalmıştı.
Öğretmen dersi bitirdikten hemen sonra zil çaldı.
Okula gittiğimde zil çoktan çalmıştı.
Sarhoş olalım.