Examples of using "Dringenden" in a sentence and their turkish translations:
Suya acil ihtiyaç vardır.
Tom'un acil bir telefon görüşmesi yapması gerekiyor.
Son birkaç gün içinde apartmanınızdan gelen gürültünün miktarı hakkında çok sayıda şikâyet var.
milli eğitim bakanı da bu konuyu konuşmak üzere 81 il milli eğitim müdürünü acil toplantıya çağırmış