Examples of using "Tagen" in a sentence and their turkish translations:
40 gün sonra ayrılır
3 gün sonra gel!
O üç gün önceydi.
İyi gününde herkes yanında olur; kötü ve hasta gününde ise yalnız Allah yanında olur.
13 günde tamamlıyor
Üç gün içinde gel lütfen.
İki gün boyunca kar yağdı.
İki gün önce yağmur yağdı.
Üç gün önceydi.
Günlerdir uyumuyorum.
Tokyo günler içinde teslim oldu.
O, üç gün önce ayrıldı.
Tom, üç gün önce gitti.
O iki gün önceydi.
Üç gündür yağmur yağıyor.
Üç gün önce yağmur yağdı.
Günlerdir Mary'nin bir baş ağrısı var.
Tom birkaç gün önce kayıplara karıştı.
Tom'u üç gün önce gördüm.
Üç gün önceydi.
- Toplantı, on gün uzaklıktadır.
- Toplantı on gün sonra.
- Toplantıya on gün var.
Üç gün sonra cevap geldi.
İki gündür yağmur yağmaktadır.
Üç gündür buradayız.
İki gün içinde geri gel.
İki gün sonra geri döndü.
İki gün önce bomba patladı.
Günlerdir uyumadım.
Yiyecek sıcak havada çabuk bozulur.
Tom üç gün önce ortadan kayboldu.
Tom üç gün önce vefat etti.
Tom üç gün içinde gidiyor.
Üç gün içinde gideceğim.
İki gün içinde, on üç yaşına gireceğim.
Tom'un cenazesi üç gün önceydi.
Tom üç gün içerisinde asılacak.
Biz iki gün önce vardık.
Biz üç gün önce geldik.
O birkaç gün önce hasta düştü.
Onun son birkaç gündür ateşi vardı.
Ben üç gün önce geldim.
O üç gün önce evlendi.
O, üç gün içinde ayrılıyor.
Noel sadece birkaç gün uzaklıktadır.
Tom üç gün önce evlendi.
Tom sadece birkaç gün içinde evleniyor.
Orman üç gündür yanıyor.
Birkaç gün önce problemi çözdüm.
Bulutsuz bir günde Fuji dağını görebilirsiniz.
Birkaç gün içinde seni arayacağım.
İki gün içinde beni yeniden ara.
Kesik birkaç gün içinde iyileşecektir.
Tom'u günlerdir görmedim.
İki gün önce soğuk algınlığı oldum.
Tom İki gündür uyumuyor.
O, işi iki gün içinde yaptı.
Dedem güzel günlerde yürüyüşe gider.
Güneşin etrafında 365 günde döner.
O, birkaç gün içinde dönecek.
Babam birkaç gün içinde dönecek.
- Üç gündür aralıksız yağmur yağıyor.
- Üç gündür aralıksız yağıyor.
Lucy üç gün önce beni görmeye geldi.
Annem iki gündür hasta.
Tanrı dünyayı altı günde yarattı.
Tom'u günlerdir görmedim.
Tom birkaç gün önce öldü.
Tom üç gündür burada.
Ben altı gün bir şey yemedim.
Tom üç gün önce beni görmeye geldi.
- Ben birçok gündür burada çalışıyorum.
- Ben günlerdir burada çalışıyorum.
Bazı günler iyi hissediyorum.
Tom, üç gün önce bizi ziyarete geldi.
Günlerdir onu görmedim.
O, kitabı sekiz günde okudu.
Bu üç günden daha önce oldu.
Tom üç gündür uzakta.
Saf su günlük yaşantımızda gereklidir.
O, onu özlüyor, özellikle yağmurlu günlerde.
- Cadılar Bayramı sadece birkaç gün uzaklıktadır
- Cadılar Bayramı'na sadece birkaç gün kaldı.
- Cadılar Bayramı'na yalnızca birkaç gün var.
Üç gündür hiçbir şey yemedim.
Tom birkaç gün içinde dönecek.
Balıklar ve ziyaretçiler üç gün sonra kokuyor.
Tom Avustralya'dan üç gün önce ayrıldı.
Yağmurlu günlerde sen benim güneşimsin.
İki gündür Kobe'de yaşıyor.
Birkaç gün içinde yürüyebilmelisin.
Bir iki gün içinde sana bildireceğim.
Bir ya da iki gün içinde bitirilecek.