Examples of using "Daran" in a sentence and their turkish translations:
Bunun için suçlanacak olan sensin.
Hatta onun hakkında düşünme.
Sen buna alışacaksın.
Artık onun hakkında düşünme.
Bu konuda hiç şüphe etme,
Onun üzerinde çalışıyorum.
O onun üzerinde çalışıyor.
O onun üzerinde çalışıyor.
Onun üzerinde çalışıyoruz.
Tom onun üzerinde çalışıyor.
Ondan hiç şüphe etme.
Hiç lafını bile etme.
Buna inanıyorum!
Onu düşünmeyin.
Bana hatırlatma.
- Söylemene bile değmez.
- Ne önemi var!
- Dert etme!
- Rica ederim ne demek!
- Hiç lafını bile etme!
- Artık dert etme!
- Artık endişelenme!
- Artık düşünme!
Ona alışacaksın.
Özür dilemeyi unutmayacağından emin ol.
Sen buna alışabilirsin.
Onun için suçlanacağım.
Onun sorunu nedir?
Buna alışkınım.
Hâlâ bunun üzerinde çalışıyorum.
Bunu hatırlıyorum.
Tom şimdi onun üzerinde çalışıyor.
Bunun üzerinde çalıştım.
Onu düşündüm.
Sürekli onu düşünürüm.
Biz şimdi onun üzerinde çalışıyoruz.
Onu düşündün mü?
Onu hatırlıyorum.
Sen buna karıştın mı?
Onu hatırladım.
- Ne önemi var?
- Söylemene bile değmez.
Bu bizim hatamız.
Artık onun hakkında düşünme.
- Bunda yanlış bir şey yoktur.
- Bununla ilgili yanlış bir şey yok.
Onu hatırlıyoruz.
Şimdi onun üzerinde çalışıyorum.
Bunun üzerinde çalışmalıyız!
Ona alışmam lazım.
Lütfen mektupları postalamayı unutma.
Zaman zaman onu düşünürüm.
Bunun arkadaşlığını bozmasına izin verme.
Onu hatırlıyorsun, değil mi?
Unutmayın inatla triaj yapın.
Bunu esas yapan bir şey mi var?
Birçok kişiyi yendiğini bilirim.
İnanın ben de öyle düşünüyorum.
Onun hakkında bazı şüphelerim var.
O konuda hiç şüphe yok.
Onu hatırlıyor musun?
Onun hakkında şüpheli bir şey yok.
Ben bu konuda bir şey yapamam.
O onunla ilgili yanlış bir şey görmüyor.
Bunda hiçbir yanlışlık görmüyor.
Bunda bir yanlışlık görmüyorum.
Tom hatırlayacak.
Bunun hakkında yapabileceğin bir şey yok.
O, Tom'un hatası değil.
Bu zor kısmı.
Beni kim durduracak?
Gitmeyi düşünüyorum.
- Bununla ilgilenmiyorum.
- Ben bununla ilgili değilim.
Onu hiç düşünmedim.
Onu şimdi hatırlıyorum.
Onu zaten düşündüm.
Önce onun üzerinde çalışacağız.
Bunu değiştirmek için herhangi birinin yapabileceği bir şey yok.
Bunun hakkında bu kadar özel olan nedir?
Yarın gitmeyi düşünüyorduk.
Bundan oldukça şüphe ediyorum.
Ben onu düşünmemiştim.
O buna alışkın değil.
Biz vazgeçmek üzere değiliz.
Ben onunla ilgilenmedim.
Bir şeyi değiştirmeyecek.
Bunu düşünmedim.
Onu hatırlamıyorum.
Bunda biraz doğruluk payı var.
Bizim o konuda yapabileceğimiz hiçbir şey yok.
Ben hala çok çalışmak zorundayım.