Examples of using "Einmal" in a sentence and their turkish translations:
Tekrar tahmin et.
Bir kez yeterli değil.
Bir kez daha mı?
Tekrar.
Bunu bir kez daha yapın.
Tekrar başla.
Farkında bile olmadan
Bir kez daha lütfen.
Bir kez daha.
Bir kez yeterli değil.
Tom bir kez başını salladı.
Bunu bir kez daha yapın.
Ona dokunmak istiyor musun?
bir kez ciddi şekilde yaralandı ve bir kez yakalandı.
Parmaklarınızı ayırın.
- Sana bir kez daha soracağım.
- Size bir kez daha soracağım.
Hiç âşık oldun mu?
Bir kere daha dene.
Bunu daha önce denedin mi?
Bir zamanlar tek gençtin.
Tom'un Fransızca öğretmeniydim.
Hiç öğretmenlik yaptın mı?
Sen onu tanımıyorsun bile.
Hatta onun hakkında düşünme.
Bir kez daha deneyelim.
Tamam, nefesleneyim.
Şuna bakın.
kız çocuklarına isim dahi vermiyordu
Fakat bir kez daha
Onu bir kez daha okuyun.
Bir kere daha dene.
Bir kez nişanlandım.
Oy vermiyorum bile.
Bu hayata bir kez geliyoruz.
Bu Tom'a aitti.
Bir kere daha dene.
Mary eskiden bir kuafördü.
Tom tekrar sordu.
Tom bir kez ateş etti.
- Onu tekrar söyle.
- Tekrar söyle.
Önce düşün!
Tekrar yap!
Eskiden şişmandım.
Sen neredeyse hiç gülmezsin.
Sadece bir kez yaşarsın.
İdeal kadınını tarif et.
Günde bir kere duş alırım.
- Tom bir duş daha aldı.
- Tom bir kez daha duşa girdi.
- Bunu yalnızca bir kez kullanabilirsin.
- Onu yalnızca bir kez kullanabilirsin.
- Onu yalnızca bir sefere mahsus kullanabilirsin.
- Sadece bir kez kullanabilirsin.
- Sadece bir kez kullanabilirsiniz.
- Bunu sadece bir kez kullanabilirsin.
- Bunu sadece bir kez kullanabilirsiniz.
Hiç soğan soydun mu?
O onu yılda bir kez ziyaret etti.
- Yalnızca bir kez yaşarsın.
- Sadece bir kez yaşarsın.
Onu bir kez daha açıkla, Jerry.
Tom okumayı bilmez bile.
Onu bir kez gördüm.
- Tom haftada bir kez ekmek pişirir.
- Tom haftada bir kez yemek pişirir.
O sadece beni bir kez öptü.
Lütfen onu yeniden söyleyin!
Ayak parmaklarınızı oynatın.
Kyota'da bulundun mu?
Bunu daha önce yaptın mı?
Onu bir kez daha söyler misiniz?
- Seninle daha önce karşılaştım.
- Seninle daha önceden tanışmıştım.
- Sizinle daha önceden tanışmıştım.
Hiç İskandinavya'da bulundun mu?
Hiç Avustralya'ya gittin mi?
Hiç Nara'da bulundun mu?
Daha önce burada bulundun mu?
İngiltere'de hiç bulundun mu?
Tekrar açıklayabilir misiniz?
Hiç ata bindin mi?
Hiç tutuklandın mı?
Hiç havuç suyu içtin mi?
Hiç çocukları tedavi ettin mi?
Ben onu sadece bir kez gördüm.
Sanırım yapmayı isteyebileceğin ilk şey arabana biraz benzin koymaktır.
Ben de senin gibiydim.
Hiç Boston'da bulundun mu?
O, teşekkür bile etmedi.
Tekrar sormayacağım.
Eğer mümkünse, bir pilot olmak isterim.
Şarkıyı bir kez daha söyle lütfen.
Haftada bir kez yüzmeye giderim.
- Hoşça kal bile demedi.
- O veda bile etmedi.
- Hiç Okinawa'da bulundun mu?
- Hiç Okinawa'da bulundunuz mu?
- Hiç Kanada'ya gittin mi?
- Hiç Kanada'da bulundun mu?
- Sen hiç kan bağışladın mı?
- Hiç kan bağışladınız mı?
- Hiç kan bağışladın mı?
- Bir kez daha denememe izin verir misin?
- Bir kez daha denememe izin verir misiniz?
Pekâlâ, şunun tadına bakalım!
Bir kez UFO görmüştüm.
yani bir anlık bire kere
batılı medeniyetlere bile ulaşamamak üstelik
Sadece bir kere düşünün
Yani bir anlık bir kere