Translation of "Blicke" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Blicke" in a sentence and their turkish translations:

Ihre Blicke trafen sich.

Gözleri bir araya geldi.

Blicke zum Himmel empor!

Gökyüzüne bak.

Unsere Blicke trafen sich.

- Göz göze geldik.
- Gözlerimiz buluştu.

Unsere Blicke begegneten sich für einen Augenblick.

Gözlerimiz bir an için karşılaştı.

Ich blicke nach vorne und verwende meine Beine,

İleriye bakmaya odaklanmalı ve bacak gücünüzü kullanarak...

Wenn Blicke töten könnten, dann wäre ich jetzt schon tot.

Eğer bakışlar öldürebilse, ben zaten şimdiden ölmüş olurum.

Es kam mir so vor, als wären eine Million Blicke auf mich gerichtet.

Bir milyon göz bana bakıyormuş gibi hissettim.