Examples of using "Trafen" in a sentence and their turkish translations:
yahu biz buluşuyorduk
Birbirimizi orada tanıdık.
Biz yol boyunca buluştuk.
Dudakları dokundu.
Gözleri bir araya geldi.
Onunla tesadüfen karşılaştık.
- Bir yazar ile tanıştık.
- Bir yazarla tanıştık.
- Göz göze geldik.
- Gözlerimiz buluştu.
Onlar gizli bir yerde buluştu.
- Sonunda bir karara vardılar.
- Sonunda bir karar verdiler.
Biz Boston'da buluştuk.
Onun gözleri onunki ile karşılaştı.
Biz onlarla gençlik yurdunda tanıştık.
Sokakta karşılaştılar.
Biz belirlenen noktada buluştuk.
Biz kilisede tanıştık.
Parkta tesadüfen onunla karşılaştık.
Dün Eğitim Bakanı ile görüştük.
Onunla oraya giderken karşılaştık.
Benim evin kapısında karşılaştık.
Biz bir karar verdik.
Okulumuza giderken karşılaşırdık.
Mağazada sadece az sayıda müşteri bulduk.
Tom ve Mary boşanmaya karar verdi.
Mary ve Leyla boşanmaya karar verdiler.
Yaşlı bir adamla tanıştıklarında çok uzaklaşmamışlardı.
Onlar gözleri karşılaştığı an âşık oldular.
Biz kışın tanıştık.
Tesadüfen istasyonda karşılaştık.
Tom ve Mary gözleri karşılaştıkları anda âşık oldular.
İkinci kuşak İtalyanların çocuğuydu. Carmelo'da tanışmışlar.
Fransa'nın yeni Birinci Konsolosu Napolyon Bonapart'ın dikkatine çekti
Öğleden sonra 2 de görüştük.
Dick ile ilk karşılaştığımız günü hatırlıyor musun?