Examples of using "Unsere" in a sentence and their turkish translations:
Çocuklarımız,
iş arkadaşlarımız,
topluluklarımız.
umudumuz şaban
dilimizin bozulması
bizim çocuklarımız gençlerimiz asla ilerleyemesin
Takımımız kazanıyor.
Vaktimizi boşa harcıyorsun.
Yardımımıza ihtiyacın var mı?
Bizim yeni cep bilgisayarlarımız, onları sattığımız insanlardan daha akıllıdırlar.
Kedimiz kayıp.
Onlar bizim arkadaşlarımız.
- Bizim ana dilimiz Japoncadır.
- Ana dilimiz Japonca'dır.
Bizim tekerlekli çöp bidonumuz çalındı.
bizim demir dağı eritip
bizimkinden daha fazla
ve haber kaynaklarımıza.
Evliliğimiz bitti.
Burnumuz kanıyor.
Bunlar bizim.
o okul sistemi içinde gerçekleri öğrenmenin ne anlamı var ki?
Kendi kasabamızı temiz tutmak bizim görevimizdir.
Onlar planlarımızı biliyor.
Çocuklar bizim geleceğimiz.
Bizim yolların ve köprülerin büyük miktarda tamire ihtiyacı var.
Galaksimizin adı Samanyolu'dur.
Bizim tam desteğimize sahipsin.
Sen bizim son umudumuzdun.
Takımımızın kazanacağını düşünüyor musun?
Öğretmen bizim adlarımızı karıştırdı.
Hala yardımımıza ihtiyacın var mı?
O, bizim davetimizi kabul etti.
Biz posta kutularımızı kontrol ediyoruz.
Planlarımız şekilleniyor.
Tüm girişimlerimiz başarısız oldu.
Bu bizim ilk dersimiz.
İyi bir gün geçirmemize dair
Adaletsizlik antenimiz çıkıveriyor.
Tamam, görevimizi unutmayın.
birbirimize duyduğumuz tanımlanamayan ilgi ile açıklanabilir.
buzullarımız süratle eriyor
Çevremiz önemli.
bizim neslimiz böyleydi
peki bizim virüsten korunma yöntemimiz nedir?
Onlar bizim dokunulmazımız
Yaptığımız araştırmalar bunu gösteriyor
Bizim hastane sayımız yeterli mi?
Allah bizim gücümüzdür.
Sınırlı kaynaklarımız var.
Onlar bizim arabalarımız.
Tom'un bizim yardımımıza ihtiyacı var.
Satışlarımız azalıyor.
O, bizim dikkatimizi çekti.
Yardımımıza ihtiyacın var mı?
Müşterilerimize değer veriyoruz.
Müşterilerimizi severiz.
Onun yardımımıza ihtiyacı var.
Müttefiklerimiz güçsüz.
Boşa zaman harcıyoruz.
Dostluğumuza değer veriyorum.
Tom günü kurtardı.
Pasaportlarımızı arıyoruz.
Onlar bizim arkadaşımızdır.
Çocuklarımız bizden nefret ediyor.
O bizim komşumuz.
Bu bizim kararımızdır.
- Bizim ana dilimiz Japoncadır.
- Ana dilimiz Japonca'dır.
İşte bizim kitaplarımız.
Bunlar bizim kitaplarımız.
Takımımız kaybetti.
Takımımız kazanabilir.
Takımımız kazanabilir.
O bizim öğretmenimiz.
Haklarımızı biliyoruz.
Bizim siparişlerimiz var.
Sizler bizim misafirlerimizsiniz.
Sen görevimiz için bir tehdit değilsin.
Şu, bizim okulumuz.
Biz taleplerimizi yaptık.
Okulumuz yandı.
Onlar bizim fikrimizi reddettiler.
Biz çocuklarımızı seviyoruz.
Siz bizim arkadaşımızsınız.
- Göz göze geldik.
- Gözlerimiz buluştu.
Bunlar bizim çocuklarımız.
Soruşturmamız devam ediyor.
Biz okulumuzu seviyoruz.
Parklarımızı seviyoruz.
Bizim kedimiz ehlileşmiş.
Bizim zamanımız sınırlı.
O bizim hatamız.