Examples of using "Voyais" in a sentence and their turkish translations:
Tepeyi gördüm.
Ne yapıyor, göremiyorum.
Tom'u gördüm.
dünyayı gördüğüm gibi anlatırken
Bir hayalet görsen ne yaparsın?
Karanlıktı ve bir şey göremedim.
Otobüsü gördüm.
O kadar çok karanlıktı ki hiçbir şey göremedim.
Eğer Anca'yı görsem, muhtemelen onu tanımam.
Güneşi görebilseydim gittiği yönü de görürdüm
Ben onun sakinliğini bir armağan olarak görüyorken
Annemin durumu, gözlerimin önünde her gün daha da kötüye gidiyordu.
gözlerim yaşardı ve göremez oldum
Amerikalılara benzeyen yabancıları hayatımda ilk kez o zaman görmüştüm.
Ben bir çocuğun süpermarkette hırsızlık yaptığını görsem, ben onu yöneticiye rapor ederim.
Başka gezegenden bir insan görsen ne yapardın?