Translation of "Tripes" in Turkish

Il expulse ses tripes,

...bağırsaklarını dışarı iterek...

Il a des tripes.

Onun cesareti vardır.

Il fallait avoir les tripes.

O epeyce cesur.

- Vous n'en avez pas l'audace.
- Tu n'as pas les tripes.
- Tu n'en as pas les tripes.
- Vous n'avez pas les tripes.

Yeterince cesaretin yok.

Toi, tu as vraiment des tripes.

Sen oldukça cesursun.

Je mets mes tripes dans ce boulot.

Bu iş için kanımı veririm.

Personne ne semble plus avoir les tripes de faire ça.

Artık hiç kimsenin onu yapmak için cesareti var gibi görünmüyor.

Ils n'ont aucun mal à prendre des décisions avec leurs tripes.

içgüdüsel kararlar vermekte rahattırlar.