Examples of using "Surfer" in a sentence and their turkish translations:
İnternette sörf etmeyi severim.
Bu sabah sörf yapmaya gittin, değil mi?
Sörfçü dalganın tepesinde gitmeye çalıştı.
Christopher Columbus Pirate Bay'ın sularından zevk aldı ve oraya sık sık sörf yapmaya giderdi.
O, internette sörf yaparak çok fazla zaman harcar.