Examples of using "Impression" in a sentence and their turkish translations:
Kötü bir hissim var.
Size o izlenimi verdim mi?
- İyi bir etki bırakmaya çalış.
- İyi bir izlenim bırakmaya çalış.
Tom kötü bir izlenim bıraktı.
Tom iyi bir izlenim bıraktı.
Peki bu adil yargılanma algısı ne ile başlar ?
O canlı bir izlenim bırakmıştı.
Onun konuşması benim üzerimde iyi bir izlenim bıraktı.
İyi bir izlenim bırakmaya çalışacağız.
İyi bir ilk izlenim bırakmak istiyorum.
Bu iyi bir ilk izlenim değildi.
Londra ile ilgili ilk izlenimin neydi?
Onunla ilgili ilk izlenimimin doğru olduğu ortaya çıktı.
İyi bir ilk izlenim bırakmak istedim.
Bununla ilgili içimde kötü bir duygu var.
İyi bir ilk izlenim vermeye çalışıyorum.
Sanırım iyi bir izlenim yaptık.
Bu kitap hakkındaki izlenimin nedir?
Tom'un iyi bir izlenim bırakmak istediğini biliyorum.
Benimle ilgili ilk izlenimin neydi?
Bu şekilde bir konuşma sizi nasıl hisettirdi?
Bu konuda iyi bir izlenimim yok.
O izlenimi vermek istemedim.
Bana bu kitabın sendeki izlenimini söyle.
Birleşik Devletlere olan izlenimim çok iyidir.
Benim hakkımda yanlış bir izlenim almanızı istemem.
ihtişamlı olduğuna dair yeni bir değerlendirme ile ayrılırsınız.
İlk izlenim oluşturmak için sadece bir şansınız vardır
Senin tahminin benimki kadar iyi.
O tuhaf, değil mi?
Belirsiz bir algının keskin bir görüntüsünden daha kötü bir şey yoktur.
Tom'un mükemmel ahlakı, Meryem'in anne babasında büyük bir intiba bıraktı.
Şairin şiirlerini kendi sesiyle okuması büyük bir etki yarattı.
Onun seni öpmek istediğini sana düşündüren ne?
Yurt dışına ilk yolculuğumuzda birlikte gittiğim bir arkadaş cüzdanını çaldırdı. Bunun iyi bir izlenim bıraktığını sanmıyorum.