Examples of using "Pénible" in a sentence and their turkish translations:
Bunların hepsi biçimsiz oluyor.
İngilizce öğrenmek zor bir iştir.
- Tam bir başağrısısın.
- Gerçek bir başağrısısın.
Meşakatli olduğunu biliyorum.
Bunun bir güçlük olduğunu biliyoruz.
Çok çalışmaya alışkındır.
Herhangi bir iş acı veren bir işe dönüşebilir.
kanser tecrübeleri bile daha az stresli hâle geliyor.
Kız kardeşim çok sinir bozucu.
Tom zor biridir.
Bu iş çok ağır ve tek bir kadın için yorucu. Robotumu etkinleştireceğim.
İstediğimiz gibi bir yapma fırsatı, özellikle mümkün olduğu kadar çok az zor işi yapmak neredeyse herkesin gizli bir arzusudur.