Examples of using "Mélodie" in a sentence and their turkish translations:
şöyle bir melodisi vardı hani
Bu şarkının melodisini seviyorum.
Bu melodi birçok Japona tanıdıktır.
Mary mutfakta çalışırken genellikle bir melodi mırıldanır.
O melodiyi kafamdan çıkaramıyorum.
Ben sık sık onun trompette melodi çaldığını duydum.
O şarkının melodisini hatırlayamıyorum.
Şarkı söylemek istemiyorsanız, en azından bir melodi mırıldanın.
Şarkının melodisini artık hatırlamıyorum.