Examples of using "Incapables" in a sentence and their turkish translations:
Üretim yapamaz hale gelecekler
Biz onun mantığına uyamadık.
Herhangi bir sır keşfedemediler.
Nedenini belirleyemedik.
Birçoğu okuyamıyordu ya da yazamıyordu.
Yağmur, pikniğe gitmemize imkan vermedi.
Çoğu insan farkı söyleyemez.
bir grup insan ağır çalışma şartlarına dayanamayarak
Hiçbir şey üzerinde anlaşamadılar.
o zamanlar gerçekten asansörler vardı, ancak tasarımcı ve mühendis Alicia Otis gelip
Aşk sözcükleri bilmeyenler güzel sözler yazmaya kabiliyetsiz olmalılar.
Tom geriye kalanımızın yapamadığını yapabildi.