Translation of "Finira" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Finira" in a sentence and their turkish translations:

Il finira en prison.

O hapsi boylayacak.

La conférence finira demain.

Konferans yarın sona erecek.

Mon abonnement finira en septembre.

Aboneliğim eylülde sona erecek.

Cet amour ne finira jamais.

Bu aşk asla bitmeyecek.

Ça finira bien, n'ayez crainte !

İyi sona erecek, hiç korkma!

Il finira le travail pour demain.

O yarına kadar işi bitirecektir.

Elle finira par en avoir marre.

Ondan bıkacak nihayetinde.

Tom finira par tout me dire.

Sonunda Tom bana her şeyi söyleyecek.

Tom finira par céder, je pense.

Sanırım Tom sonunda pes edecek.

Tom finira sûrement par accepter de nous aider.

Sonuçta, Tom muhtemelen bize yardım etmeyi kabul edecek.

Il finira tôt ou tard par tout me dire.

Er ya da geç bana her şeyi anlatacak.

Le problème finira par se résoudre de lui-même.

Sorun sonunda kendini çözecektir.

Le problème finira bien par se résoudre de lui-même.

Sorun zamanla kendiliğinden çözülecektir.

Vu comment Tom conduit, il finira par avoir un accident.

Tom böyle sürerse önünde sonunda bir kaza yapacak.

Donc, utilisez bien votre temps, il finira avant que vous ne le sachiez.

Bu yüzden zamanınızı iyi kullanın, fark etmeden geçip gider.

- Ça ne va jamais finir.
- Ça n'en finira jamais.
- Ça n'en finit plus.

- Bu sonuna kadar asla gitmez.
- Bu asla bitmeyecek.

- Il finira tôt ou tard par tout me dire.
- Tôt ou tard il me dira tout.

- Er ya da geç o bana her şeyi anlatacak.
- Er ya da geç bana her şeyi anlatacak.