Examples of using "Africaine" in a sentence and their turkish translations:
ve Nobel Barış ödülünü alan ilk Afrikalı kadın
Afrika diyasporasının en az yüzde 40'ı bu bölgeye yerleşti.
Açık düzlüklerde her gece farklı bir mücadele verilir. Afrika Savanı kararıyor.
Ay, Afrika Savanı'nda neredeyse en karanlık evresinde.
Afrika levhası ise kuzeybatı yönüne doğru yılda 1,5 cm ilerliyor
Televizyon izlediğinde ya da radyo dinlediğinde, dinlediğiniz müzik genellikle Afrika kökenlidir.