Translation of "écoutent" in Turkish

Ils écoutent.

Onlar dinliyor.

Les enfants écoutent un disque.

Çocuklar kayıt dinliyorlar.

Quand Tom parle, les gens écoutent.

- Tom konuşunca insanlar dinler.
- Tom konuştuğu zaman insanlar dinler.

Il n'y a que des fous qui écoutent cette musique.

Delilerden başka kimse bu müziği dinlemez.

Pourquoi les ordinateurs sont-ils si intelligents? Parce qu'ils écoutent leur carte-mère.

Bilgisayarlar neden bu kadar akıllı? Çünkü onlar anakartlarını dinliyorlar.

Sur le fait que des gars comme Paul écoutent et fassent ce qu'il faut.

ve doğru şeyi yapması arasında muallakta olan çok fazla şey var.

Certaines personnes écoutent de la musique lorsqu'elles écrivent, mais d'autres disent que cela entrave leur productivité.

Bazı insanlar yazarken müzik dinler, ancak diğerleri verimliliklerini engellediğini söylüyor.