Examples of using "Versions" in a sentence and their turkish translations:
Eski sürümleri kontrol edin.
onun biraz daha farklı versiyonları
Bunlar, onların bilgisayara işlenmiş hali
Her iki İngilizce sürümü eşit kabul edilebilir mi?
Onlar kazanın farklı versiyonlarını verdiler.
İki sürüm arasındaki fark açık değil.
Farklı insanlar bu kazanın farklı versiyonlarını anlatırlar.
Leyla olayların altı değişik versiyonunu verdi.
11 dilde iletişim kuran, milyonların izlediği bir sitemiz var.
80 farklı erkek ve kadın kotlarının cep boylarını ölçtü.
Bu kitabın hem sert hem de yumuşak kapak sürümleri mevcuttur.
Yüz tane versiyonu olsa bile tek bir din vardır.
Birçok yazılım şirketi, işlevselliği sınırlı olsa da, ürünlerinin ücretsiz versiyonlarını sunuyorlar.
Durum şu ki, bugünkü toplumda, bu hikâyelerin gerçek hâlleri genelde
Türkçe noktalı ve noktasız "I" arasında ayrım yapıyor. Her ikisinin de büyük ve küçük versiyonları var.
Kaydederken şifrelediğiniz 2003 ve daha eski sürüm Microsoft Office belgelerinin şifresini hackerlar saniyeler içinde kırabiliyor.
Los Alamos Ulusal Laboratuvarı'ndaki bilim insanları tarafından yürütülen yeni bir çalışmada, dünya çapında hüküm süren yeni bir koronavirüs türünün önceki sürümlerden daha hızlı yayıldığı keşfedildi.