Examples of using "System" in a sentence and their turkish translations:
sistemi kurulacak.
ve stabil siyasi sisteme sahipti.
Sistem budur.
Sistem işledi.
Bu bizim sistemimiz.
Sistemi sikeyim.
Bu mükemmel bir sistem değil.
ağalık sistemi kadın hakları
eğitim sistemimize ket vurulması
Onlar sistemi değiştirdi.
Eski sistem çalışır.
Sistem çok kötü.
Tom bizim sistemimizi bilir.
Onlar sistemi biliyorlar.
Hiçbir düzen mükemmel değildir.
Tom sistemimizi anlar.
Sistem çalışıyor.
Tom sistemi biliyor.
Mükemmel sistem yok.
Bu aptalca bir sistem.
Sistem kusursuz değil.
Bu iyi bir sistem.
Sistem iyi çalıştı.
Sistem doğrusal mıdır?
Sistemimiz çürümüş.
Sistem hileli.
Sistem eskidir.
Sistemi seviyoruz.
Sistemi biliyorum.
Sistem mükemmel değil.
Gıdaya para yardımı yaptı, eğitimi geliştirdi sistem, kıskanılacak bir sağlık sistemi inşa etti
Tutukluk yapan bağışıklık sistemim
CompStat denen bir sistem kullanıyor.
ağalık sistemi başlık parası din tüccarları
peki, güneş sistemini çevreleyen
güneş sistemini böyle tamamen çevreleyen
güneş sisteminin dışarısına doğru
çünkü sistem çökmüş olacak!
havalandırma, sıcaklık ve nem sistemi
BORCA BAĞIMLI BİR SİSTEM
Bu, sistemin bir parçası.
Amerika'nın göçmenlik sistemi bozuldu.
güneş sistemi kurulduğunda.
Sistemi bilmiyorsun.
Sistem bakım altında.
Bütün sistem bozuk.
Kentin ulaşım sistemi dağıldı.
Biz düzeni kötüye kullanmıyoruz.
Tom sistemi bilmiyor.
Tom sistemi bilmiyordu.
Bu iyi bir sistem.
- Bu çalışan bir sistem.
- Bu çalışan bir sistemdir.
Benim bir sistemim yok.
Bünyemi bozma.
Bu çok karmaşık bir sistem.
Sistem iyi çalışıyor.
Sistem neredeyse hiç güvenli değil.
Bu ısıtma sistemi petrol yakar.
Sistemin belli eksiklikleri var.
derin bir sub kortikal sistem
Maalesef sistem çöktü.
Favori işletim sistemin nedir?
Hiçbir güvenlik sistemi güvenli değildir.
Bu çok tehlikeli bir sistem.
Sistem böyle çalışıyor.
- Sistemimiz böyle çalışıyor.
- Sistemimiz böyle işliyor.
En iyi işletim sistemi hangisi?
Sistemi bilmiyordum.
Ben sistemi bilmiyorum.
Tom sistemin mükemmel olmadığını kabul ediyor.
Bir kamu avukatı sistemi yok
kırabilmemiz için bir yol.
Sizin yaşam destek sisteminiz
sistemden çıkarılırsa nasıl olur?
Bizim sistemimiz bunu cerrahi girişim olmadan yapabilir.
Tarantulanın gözetleme düzeneğinden pek bir şey kaçmaz.
dünyaya faydalı olacaktır.
Eğitim sistemi geçiş aşamasında.
Sonunda iskelet sistemini anlıyorum.
Alarm sistemi alacak param yok.
Bu gerçekten aptalca bir sistem.
Yağlama sistemi kötü dizayn edilmişti.
Sen bir sistem kurbanısın.
Sistemin nasıl çalıştığını biliyorum.
Buradaki sistem gayet iyi çalışıyor.
Düzeni değiştirmek için çalışalım.
Düzeni değiştirmemiz gerekiyor.
Sistemin nasıl çalıştığını biliyorsun.
Eğitim sistemimiz çok kötü.
Dan alarm sistemini başlattı.
Tom, Mary'nin video gözetim sistemini devre dışı bıraktı.
Bu sistemin bir güvenlik kilidi var.
Bu düzenden bıktım.
İyi bir ısıtma sistemimiz var.
Burada sistemi kontrol edeyim.
Bana yeni dosyalama sistemini göster.
Tom sistemi Mary'ye açıkladı