Examples of using "That's" in a sentence and their turkish translations:
O yanlış!
Bu benim, bu Tom ve bu Mary.
Bu imkansız.
Benim.
Bu harika!
Bu çok garip.
O inanılmaz.
O harika.
Bu harika!
O şaşırtıcı.
O dehşet verici.
Bu çılgınlık.
O güven verici.
- Bu sıradışı.
- Bu çok nadir.
- O olağanüstü.
- Bu fevkalade.
O tehlikeli.
Sorun yok.
Gerekli olan her şey bu.
Güzel!
O korkunçtur.
- Bu çok saçma!
- Saçma!
Bu garip.
O harika!
Bu saçma!
O çok komik.
O şanssız.
- Zor.
- Zormuş.
Tamam.
işte orada olacağım."
O çok mükemmel.
Çok iyi değil.
O Klingon değil, Grönland dili.
O çok saçma.
- Bu saçmalığın dik alası.
- Saçmalığın daniskası.
O, tartışmaya değer bir şey.
- Tamam, bu yeterli.
- Tamam, bu kadar yeter.
O Tom değil. O John.
O, ruhtur.
- Zor.
- Zormuş.
O rahatsız edici.
O benim oğlum.
O benim isteğim.
Bu bir yalan!
O pek çok.
Bu çok yavan.
Bu çok doğru!
O sadece yanlış.
- O bir az gösterme.
- Yetersiz kalan bir ifade bu.
Benim sıram!
Bu gerçekten muhteşem!
Bu benim arabam!
Bu benim cevabım.
Hepsi bu kadar.
- İlk defa oldu bu.
- Bu ilk kez oluyor.
Bu kolay bir tane.
- Bu saçmalığın dik alası.
- Saçmalığın daniskası.
Bu çok iyi.
Bu gerçekten iyi.
O gerçekten etkileyici!
Bu benim işim.
O dehşet verici.
O çok zor.
O muhtemelen doğru.
O, otoban soygunu.
Bu havalı değil. Bu süper havalı!
- Bu izinli değil.
- Buna müsaade yok.
Bu tamam değil.
Bu sıra dışı değil.
- Bu oldukça açık.
- O oldukça açık.
Bu gerçekten tatlı.
Bu çok iğrenç.
Bu yeterince iyi.
O harika değil.
Bu çok fazla!
Bu doğru değil!
- Önemli olan tek şey odur.
- Önemli olan tek şey bu.
O benim kedim.
O hiç eğlenceli değil.
Bu oldukça düşük.
Bu çok basit.
O gerçekten aptalca.
Bu sivil itaatsizlik değil. Bu isyandır.
Önemli olan budur.
Bu bir emirdir.
Bu temel olarak doğru.
- Sıkça sorulan bir soru.
- Bu sıkça sorulan bir soru.
- Sık sık sorulan bir soru.
- Bu sık sık sorulan bir soru.