Translation of "Nest" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Nest" in a sentence and their turkish translations:

Seagulls nest in colonies.

Martılar koloniler halinde yuva yaparlar.

Almost all ants nest underground

karıncaların hemen hemen hepsi yer altına yuva yapıyor

For hours around the nest

yuvanın etrafında saatlerce

Every bird likes its nest.

Her kuş yuvasını sever.

The crows make their nest.

Kargalar yuvalarını yapıyorlar.

They carry it to the nest

onu da yuvaya taşıyorlar

They carry it to their nest

yuvalarına taşıyorlar

Put it back in the nest.

Bunu yuvaya geri koy.

The bird is in its nest.

Kuş yuvasında.

Tom stepped on a hornet nest.

Tom bir eşek arısı yuvasına bastı.

Northern flying squirrels nest inside trees.

Kuzeyden gelen uçan sincaplar ağaçların içinde yuva yapar.

Every bird likes its own nest.

Her kuş kendi yuvasını sever.

The nest fell on the ground.

Yuva yere düştü.

The nest fell off the tree.

- Yuva ağaçtan düştü.
- Kuş yuvası ağaçtan düştü.

The birds are building a nest.

- Kuşlar bir yuva yapıyorlar.
- Kuşlar bir yuva inşa ediyorlar.

Two eagles do not nest together.

İki kartal birlikte yuva yapmazlar.

Night is the safest time to nest.

Gece, yumurta bırakmak için en güvenli zaman.

Ant that takes it to its nest

parçalayan yuvasına götüren karınca

Children all leave the nest one day.

Bütün çocuklar bir gün yuvadan ayrılır.

Little by little, the bird made his nest.

Yavaş yavaş, kuş yuvasını yaptı.

She carefully watched the bird in the nest.

Yuvadaki kuşu dikkatle izledi.

The birds placed a nest on a branch.

Kuşlar dalın üzerine bir yuva yerleştirdiler.

You have just stepped on a hornet's nest.

Sen sadece bir eşek arısı yuvasının üzerine bastın.

Can you see the nest in the tree?

Ağaçtaki yuvayı görebiliyor musun?

The squirrel made a nest in the wood pile.

Sincap ağaç kazığında bir yuva yaptı.

I think this little bird fell from the nest.

Bence bu küçük kuş yuvadan düştü.

The biologist installed a camera inside the eagles' nest.

Biyolog, kartalların yuvasına bir kamera yerleştirdi.

There is a queen in their nest. Just like bees

yuvalarında bir kraliçe vardır. Tıpkı arılar gibi

Last year we had a hummingbird nest in our backyard.

Geçen yıl arka bahçemizde bir sinek kuşu yuvamız vardı.

Be careful. You're going to stir up a hornet's nest.

Dikkatli ol. Bir arı kovanına çomak sokacaksın.

The two birds built a nest without a building permit.

İki tane kuş, inşaat izni olmadan bir yuva inşa etti.

Apparently, they nest in a tree in front of the house.

Görünüşe göre, onlar evin önündeki bir ağaca yuva yaptılar.

Speaking of intelligence, the real intelligence product is the nest of ants

zeka demişken asıl zeka ürünü karıncaların yuvaları

We saved a little bird who had fallen out of the nest.

- Yuvadan düşen küçük bir kuşu kurtardık.
- Yuvadan aşağı düşmüş bir yavru kuşu kurtardık.