Examples of using "Ants" in a sentence and their turkish translations:
çoban karıncaların tembel olanları
karıncalara kısaca
kraliçe karıncayı beslemek için çalışır bütün karıncalar
çobanı var kırmızı karıncalar var katil karıncalar var
ama karıncalarda
işte bu yüzden karıncalar,
karıncalar bunu seviyor
Ben karıncaları severim.
Karıncalar şeker severler.
İnsanlar karıncalara benzer.
düşünsenize bir karıncaların
evet bu karıncaların sesi
Karıncaların kulakları var mı?
Karıncalar gibi çalıştık.
peki karıncaların yaprak biti beslediğini
karıncalar bereket olarak görülür.
peki, kim bu karıncalar?
karıncalar düz mantıkla çalışırlar.
çok kalabalıktır bu karıncalar
çok garip yaratık bu karıncalar
karıncaların bilinmeyen bir özelliği daha var
acaba karıncalar doğuştan romatizma hastası da olabilir mi ki?
karıncalarda göç olağan bir olay
karıncaların hemen hemen hepsi yer altına yuva yapıyor
Karıncalar bütün yaz çok çalışır.
Hizmetçiler karınca gibi çalıştılar.
Bütün karıncalara bakın.
küçük bir karınca grubuna karıncayiyen daldığında o karıncaları yiyerek
işte karıncaların gözleri görmüyor
karıncalar gerçekten bu dünayaya
işte karıncaların çıkardığı ses bu
atamı biniyor bu karıncalar
Karınca sürüsü gibi çalıştılar.
Onun pantolonunda karıncalar var.
Karıncalar ve zürafalar uzak akrabadırlar.
- Tom'un pantolonunda karıncalar var.
- Tom'un kıçında kurt var.
Kek karıncalarla kaynıyordu.
Bu yer karınca kaynıyor.
Karıncalar ve zürafalar uzak kuzenlerdir.
Termitlere bazen beyaz karıncalar denir.
Karıncalar iyi organize edilmiş bir topluma sahiptir.
Karıncalar şekerin etrafına üşüşüyorlar.
Mutfağımızı karınca basmış.
bu arada arılar karıncalara hiçbir şey yapamazlar.
karıncalar ise arının düşmanıdır.
karıncaların bir diğer özelliği ise iletişim kurmaları
karıncaların öldüremeyeceği hiçbir canlı yok
işte karıncalar bu salgıyı çek seviyor
yine karıncaların insana benzer bir özelliği daha var
bu karıncalar tırtıla biniyorlar
bir süre sonra karıncalar bu yuvalarını terk ediyor
karıncaların yine bir çok farklı türü var
Benim havlum kırmızı karıncalarla kaplı!
Karıncalar, beyaz karıncalar ve arılar sosyal hayvanlardır.
Karıncaların yaşamını önemsiz sayma.
diğer karıncalar bu köprünün üzerinden devam ederek tırmanıyor
arkadan gelen karıncalar bu kimyasal izleri takip ederek ilerliyorlar
ama binlercesi bir anda karıncayiyene saldırırsa
işte karıncalar da bunu yapıyor fakat yemiyorlar
karıncalar toprağı ısırarak toprağı tükürüğüyle yumuşatıyorlar
enerjileri tükendikten sonra ise karıncaların hepsi ölüyor
Köleler pek çok karıncalar gibi çalışıyorlardı.
O, karıncalardan kurtulmaya çalıştı.
Karıncalardan kurtulmak istiyor.
Tom karıncalardan kurtulmaya çalıştı.
Karıncalar şeker çubuğuna kadar birbirlerini izledi.
Filin yemeği binlerce karınca doyurmaya yeter.
Bir çekirge ve bir hayli karınca bir tarlada yaşadı.
Karıncalar ve arılar, çalışkanlık ve uyum örnekleridir.
Yaz aylarında, karıncalar kış için yiyecek toplarlar.
peki ıslanırsa ne olur şeker mi bu karıncalar?
Biz dağ geçişi boyunca pek çok karıncalar gibi süründük.
Şeker, karıncaları çeker.
Eriyen dondurmanın etrafındaki alan karıncalarla kaynıyordu.
yahu hani bu karıncaların hayvan besleme konusu vardı başında söylemiştik
zeka demişken asıl zeka ürünü karıncaların yuvaları
- Mutfakta karıncalar var. Bir ilaçlamacıyı aramamız gerekiyor.
- Mutfağı karınca basmış. Bir ilaçlamacı çağırmalıyız.
ve bu da beni yılanların, akreplerin ve karıncaların olduğu zeminden uzaklaştırır.
ve bu da beni yılanların, akreplerin ve karıncaların olduğu zeminden uzak tutar.
Bir karınca kendi ağırlığının 50 kat fazlasını kaldırabilir.