Translation of "Jumps" in Turkish

Jumps to other bats easily

diğer yarasalara da kolayca atlıyor

The kangaroo jumps very high.

Kangurular çok yükseğe sıçrarlar.

The cat jumps off the table.

Kedi masadan atlar.

The monkey jumps from branch to branch.

Maymun daldan dala atlıyor.

And then jumps back to beneath the cups.

ve sonra da fincanların altına geri atlıyorlar.

The cat jumps on top of the table.

Kedi masanın üstüne atlar.

The quick brown fox jumps over a lazy dog.

Hızlı kahverengi tilki, tembel bir köpeğin üzerinden atlar.

The quick brown fox jumps over the lazy dog.

- Hızlı kahverengi tilki tembel köpeğin üzerine atlar.
- Pijamalı hasta yağız şoföre çabucak güvendi.

The frog jumps, because it doesn't know how to walk.

Kurbağa yürümeyi bilmediği için sıçrar.

If jumps too high the rat - it's captured by the cat.

Fare çok yükseğe sıçrasa da, kedi tarafından yakalanır.

The movie jumps between scenes shot all over the United Kingdom.

Film, Birleşik Krallık'ın her yerindeki sahne çekimlerinden meydana geliyor.

He frequently jumps from one topic to another while he is talking.

O konuşurken çoğunlukla bir konudan diğerine atlar.

- An old pond. A frog jumps in. The sound of water.
- There is an old pond. There was a frog that jumped in. I could hear the splash.

Eski bir havuz var. Kurbağa içine atlar ve sudan ses çıkar.