Examples of using "Top" in a sentence and their turkish translations:
Bu çok gizli.
"Lütfen bunu üst tarafa koyun." "Neyin üstüne?"
Tepeye tırman.
Ben senin üstünü seviyorum.
Şimdiki öncelik bu.
Bu çok gizli.
Zirveye çıkın!
"Top Chef" izliyorsunuzdur.
pramit'in en tepesinde
dünyanın en iyi yüzünde.
O zirveye yaklaştı.
O, zirveye çıktı.
O, zirvede başladı.
Zirveye tırmandık.
Tazelik bizim önceliğimizdir.
Örneğin Beyonce'nin "Love On Top" parçası.
- Tom üstün geldi.
- Tom zirveye tırmandı.
En üst seçenekler nedir?
- Ben abarttım.
- Ben çok ileri gittim.
En üst çekmecene bak.
Üst düğmen açılmış.
O senin en büyük önceliğin olacak.
Üstten başlayalım.
En üst çekmeceyi açtım.
- Tom bizim bir numaralı katkıda bulunanımız.
- Tom en aktif katılımcımız.
Tom, gömleğinin üst düğmesini açtı.
Yukarısı: Alışveriş poşetleri ve frappuccinolar.
...ağını üstüne kapadı.
EN BAŞTAN EN DİBE
en iyi yüzde üniversiteye sahip değil.
Üst rafa ulaşabilir misin?
Tom formundaydı.
Onlar neredeyse bizim üstümüzdeler.
O en yüksek hızda sürüyor.
Bu saygı aşırıydı.
Onu zirveden alalım.
O tam bir ileri öncelik değil.
Üst basamak yeterince güçlü mü?
Bu çok gizli bir özel görevdir.
Tom üst kitaplığı işaret etti.
Tom üst ranzada uyudu.
Üst rafa ulaşamıyorum.
Çok mutluyum.
Ben en üst rafa ulaşabilirim.
Tom birinci sınıf bir yüzücü.
Favori ZZTop şarkın nedir?
Sadece yüksek kaliteli ürünler satarız.
Tom üst rafa ulaşamadı.
Ben çok gizli bir görevdeyim.
Sen çan eğrisinin tepesindesin.
Sami sınıfının zirvesindeydi.
Sesinin çıktığı kadar bağırdı.
Sonunda dağın zirvesine ulaştık.
Tom avazı çıktığı kadar bağırdı.
Çatlakların üzerine inşa ediyoruz.
Tekrar başa döneceğiz.
Bir araba son hızla geçti.
Kitabı üst rafa koy.
Tepenin üstü düzdür.
Kabiliyeti onu zirveye çıkardı.
Dünyanın zirvesinde hissediyorum.
Masanın üzerinde oturuyorum.
Tom en iyi bir özel okula gidiyor.
Tom barın üstünde dans etti.
Bu, üstten yüklemeli bir çamaşır makinesidir.
Üst rafta bir şey var.
Tepeye kadar tırmandık.
Dağın tepesi ne kadar uzakta?
Üstüne üstlük yağmur yağıyordu.
Hayır, adamım, bu esrar birinci sınıftır.
Onu baştan aşağı inceledi.
Şapkanın üstü kirli idi.
Bu, Londra'nın önde gelen üniversitelerinden biridir.
Dan bir trenin tepesine tırmandı.
Tom en iyi mühendislerimizden biri.
Bu kitap üst rafta gider.
Şu ağacın tepesine bak.
Dağın tepesi düz.
Tom tepeye tırmanmak için çabaladı.
Tom kovayı ağzına kadar doldurdu.
- O,tepeye ulaşamayacak kadar çok kısadır
- O, tepeye ulaşamayacak kadar çok kısa.
Dağın tepesine ulaştık.
Tom çok gizli bir görevde.
Üst sıralara çıktığımıza sevindim.
- Kodaman olmak istiyoruz.
- Ensesi kalınlardan olmak istiyoruz.
Avazları çıktıkları kadar bağırdılar.
Tom nevresimin üzerinde uyudu.
Sınıfımın birincisiyim.
Tepeye çıkmak için mücadele verdi.
Kovayı ağzına kadar doldurdu.
Dağın tepesini göremiyorduk.
Yöneticilerin yozlaşmasından hoşlanmıyorum.
yukarıdan aşağıya bir model.
Kayalığın üzerine çıktım.
Shard of Glass binasının üstündeyiz.
yine baştan başlayacağız.
şu anda bulunan 3. sü, 2. sinin üzerine yapıldı