Examples of using "Bonds" in a sentence and their turkish translations:
tahvil, bono, borsa
Moody’s ve Fitch'e güveniyor.
Hazine bonolarının fiyatları düştü
toprak mineral yığınlarının içinde
Tasarruf tahvilleri istikrarlı bir yatırımdır.
Sadece analar ile yavruları yakın ve uzun süreli ilişki sürdürür.
Çiftlerin bağlarını kuvvetlendirmek için yaptığı bir düettir bu.
Benim tavsiyem devlet tahvillerine yatırım yapmandır.
Savaşı finanse etmek için tahvil ihraç edilmektedir.
Hem hisse senetlerinde hem de tahvillerde tasarrufların var mı?
Alman ve Japon devlet tahvilleri negatif faiz oranları sunuyor.
Devlet tahvillerine ne kadar yatırım yapmayı planlıyorsunuz?
Bir bütçe açığını finanse etmek için ortak bir yöntem tahviller çıkarmaktır.
Bu kadar büyük bir aileyi bir arada tutan bağları da sağlamlaştırmak gerek.
"Akışkan aşk", sosyolog Zygmunt Bauman'ın postmodernitede insan ilişkilerinin kırılganlığına dair oluşturduğu bir kavramdır.