Examples of using "Announce" in a sentence and their turkish translations:
Onlar kazananı yarın duyuracaklar.
Kararımızı yarın duyuracağız.
Cumhurbaşkanlığı adaylığını duyurmak için hazırdı.
Belediye başkanı yakında istifa kararını açıklayacak.
Tom haberini duyurmanın yeni bir yolunu buldu.
İlk olarak birkaç yeni düzenlemeyi duyurmak istiyorum.
Nobel barış ödülünü aldığını sana duyurmaktan memnun olduk.
vahalarda tarım, balıkçılık ve ticaret tarihlerinde ve incilerde
Medyaya çıkmadan önce, hamile olduğumu bütün hayranlarıma duyurmak istiyorum.
Trakya ve Anadolu'daki ulusal örgütleri birleştirmeye ve ulusun sesini bütün gürlüğüyle dünyaya duyuracak güvenilir bir yer olan Sivas'ta birleşik ve güçlü bir kurul toplamaya karar verilmiştir.