Examples of using "Zuster" in a sentence and their turkish translations:
Hemşireyi çağır!
Bu benim kız kardeşim.
- O senin kız kardeşin mi?
- O, kız kardeşin mi?
Kız kardeşin nerede?
O, kız kardeşimle nişanlı.
Şimdi bir hemşireye ihtiyacım var.
Kız kardeşin her zamanki gibi güzel.
Tom'un annesinin ve kız kardeşinin göğüs kanseri vardı.
Size kız kardeşimi takdim edeyim.
Kız kardeşim her gün piyano çalar.
Piyano çalan kız kız kardeşimdir.
O, kız kardeşi kadar hoştur.
Kız kardeşi için bir sözlük aldı.
Tam kız kardeşi kadar çekicidir.
Benim bir tane kız kardeşim yok, iki tane var.
Kız kardeşim ünlüdür.
- Piyano çalan kız kız kardeşimdir.
- Piyano çalan kız kardeşimdir.
Kız kardeşimle hayvanat bahçesine gittim.
Ben senin kız kardeşinim.
Tom kız kardeşini dolaba kilitledi.
O bir piyanisttir ve kız kardeşi ise şarkıcıdır.
Onun kız kardeşi seninle bugün konuşamaz.
Onun kız kardeşinden bir hediye kabul ettim.
George'un kız kardeşi bana biraz sandviç yaptı.
- Kız kardeşime yeni bir şapka aldım.
- Ben kız kardeşime yeni bir şapka satın aldım.
Onun ablası benim ağabeyimden daha yaşlıdır.
Oyuncağı kendi kız kardeşi gibi sever.
Kız kardeşimin bir piyanosu var.
Bir hafta sonra Tom'un kız kardeşinden bir mektup aldık.
Babamın kız kardeşinin kocası benim eniştem.
Kan görünce bayılan bir hemşire istemiyorum.
Benim kız kardeşim üç yaşında.
- O, benim kız kardeşim.
- O benim kız kardeşim.
- O benim bacım.
Kız kardeşim güzel bir kadındı.
Kız kardeşim bir bankada sekreter olarak çalışıyor.
Kız kardeşini kurtarmak için kan verdi.