Examples of using "Werkelijk" in a sentence and their turkish translations:
Sen gerçekten bencilsin.
O gerçekten iyi bir şarkıcı.
Gerçekten üzgünüm.
Onlar onu demek istedi.
Gerçekten çok soğuk.
Beni gerçekten seviyor musun?
Onun davranışı beni gerçekten şaşırttı.
Sami gerçekten yalnız hissediyordu.
Bir haftalığına burada kalmayı gerçekten istiyor musun?
Eğer tekne görgü şahidinin dediği gibi
Gerçekten etkilendim.
Onun kocası gerçekten çok içer.
Kısa saç ona gerçekten yakışıyor.
Aksine, gerçekten çok iyi İngilizce konuşuyorsun!
Tom'un gerçekten istediği şey iki haftalık bir tatildi.
Gerçekten üzgünüm.
Bir politikacının gerçekten ne düşündüğünü nasıl bilebilirsin?
Ben böyle bir şey duymamıştım, sadece olağanüstü bir hikaye.
Tom'un gerçekten yapmak istediği evde kalmak ve televizyon izlemekti.
Gerçekten imkansız olduğunu mu düşünüyorsun?
Vaov! Neredeyse başka bir gezegendeyiz gibi.
Gerçekten bunu yapmak istiyor musun?
Tatoeba gerçekten çok dilli. Bütün diller birbirine bağlıdır.