Translation of "Warmer" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Warmer" in a sentence and their turkish translations:

Het zal warmer en warmer worden.

Hava gittikçe sıcak olacak.

Deze voelt warmer aan...

Ama bu taraftaki hava daha sıcak gibi

- Het wordt met de dag warmer.
- Het wordt elke dag warmer.

- Hava günden güne ılıyor.
- Günden güne hava ısınıyor.

Het weer wordt steeds warmer.

Hava gittikçe ısınıyor.

Het is veel warmer geworden.

Hava çok daha sıcak oldu.

De dagen worden steeds warmer.

Gündüzler gittikçe daha çok ısınıyor.

En daar is het ook warmer.

Üstelik burası daha sıcak.

Het is vandaag warmer dan gisteren.

Bugün dünden daha sıcak.

Voor haar gezondheid verhuisde ze naar een warmer oord.

O, sağlığı uğruna daha sıcak bir yere taşındı.

- Ik zal mijn reis naar Schotland uitstellen tot het warmer is.
- Ik stel mijn reis naar Schotland uit tot het warmer is.

Havalar daha sıcak oluncaya kadar seyahatimi erteleyeceğim.

Het water is 50 graden warmer dan de omringende lucht.

Su, etraflarını saran soğuk havadan 50 derece daha sıcaktır.

Ik zal mijn reis naar Schotland uitstellen tot het warmer is.

Havalar daha sıcak oluncaya kadar İskoçya seyahatimi erteleyeceğim.

Maar het is er minstens 20 graden warmer... ...dan in de grot.

Ama orası mağaranın içine göre en azından 20 derece daha sıcaktır.

Hoe warmer, hoe meer water door bomen aan de atmosfeer afgegeven wordt.

Sıcaklık ne kadar artarsa ağaçlar atmosfere o kadar su salıyor.

Maar hier voelt de lucht warmer aan... ...en ik heb het vrij koud.

Ama bu taraftaki hava daha sıcak gibi ve ben çok üşüyorum.

Het wordt al warmer... ...en we houden het hier niet veel langer uit.

Hava şimdiden ısınıyor ve burada çok uzun süre hayatta kalamayız.

Je kunt het heetste deel van de dag voor zijn. Het wordt al warmer...

böylece günün en sıcak saatlerinden kaçınabilirsiniz. Hava şimdiden ısınıyor

Als het wat warmer geweest was, dan hadden we in de tuin thee kunnen drinken.

Biraz daha sıcak olsaydı çayımızı bahçede içebilirdik.