Examples of using "Ware" in a sentence and their turkish translations:
daha iyi bir duygusal çevikliğe ihtiyacımız var.
- Tom gerçek bir sanatçıdır.
- Tom gerçek bir ressamdır.
- Foyası meydana çıkıyor.
- Takke düştü, kel göründü.
Tom'un asıl niyeti ne?
Tom gerçek bir kahraman.
Bu gerçek aşk değil.
Gerçek aşkı bulmak istiyorum.
Noel'in gerçek anlamını unuttun mu?
Gerçek arkadaşlık paradan daha değerlidir.
O benim için doğru adam değil.
Fakat gerçek uzmanlık bulguda bulunur.
- Deyim yerindeyse, o büyümüşte küçülmüş bir bebek.
- O, adeta, büyümüş bir bebek.
Bay Johnson, adeta, yürüyen bir sözlüktür.
Zor hedeflerimizden biri bu.
Yakın dövüşte Gerçek Haç Müslümanlara düşer eller.
Maskesi düştü.
O, adeta, sudan çıkmış balık gibi.
Teknoloji yayınları bir tsunaminin geldiğini söyledi bize.
Bunu yapmak istememenin gerçek nedeni nedir?
Kışın sunduğu zorlukları avantaja çevirerek o uzun kuzey gecelerinin hakiki hâkimleri hâline gelmişlerdir.