Examples of using "Huizen" in a sentence and their turkish translations:
Şu evler büyük.
Japon evleri küçüktür.
- Bu tür evi sevmiyorum.
- Bu tip evden hoşlanmıyorum.
Bütün evlerimi sattım.
Tom üç ev inşa etti.
Polis bütün evleri ziyaret etti.
Yangın üç evi imha etti.
Tom üç ev aşağıda yaşıyor.
Yaklaşık 1500 konut inşa edildi bile.
Yangın on evi yakıp kül etti.
O, İspanya'daki eski evleri onarıyor.
Şu evler 500 yıllıktır.
Irak'ta kaç tane ev yıkıldı?
Tom'un iki evi ve bir teknesi var.
Bu semtte güzel evler vardır.
Benimkinden daha uzak altı evde yaşar.
Bu evleri kimin inşa ettiğini bilmiyor.
O, bu evleri kimin inşa ettiğini bilmiyor.
Ben bazen arkadaşlarımın evlerini ziyaret ederim.
Buralarda hiç ev yok.
neredeyse her gün evlerde, köylerde ve okullarda görülüyorlar.
evlerin üzerinde asılı duran gümüş bir disk görmüştük.
İşgal birlikleri bu semtte pek çok evi yıktılar.
Dünya kupası sebebiyle, bizim sokaktaki bütün evler küçük turuncu bayraklarla süslenmiş.
Hayır, köyümdeki evler yüksek değil ama bahçeler büyüktür.
-Bunlar yan yana iki ev mi? -Evet, iki tane. İki katlılar. Üst kat prefabrike.