Examples of using "Getij" in a sentence and their turkish translations:
Geçti Bor'un pazarı, sür eşeğini Niğde'ye.
Tamam, gelgit gerçekten hızlı bir şekilde gelmeye başladı.
- İnsan yeni şartlara ayak uydurmalıdır.
- Şartlar değişirse, ona göre önlemler alınmalıdır.
Zaman, gelgit ve cehennemden gelen kökler ile mücadele ediyorum.
Ama bu bizi kayalıkların hemen kenarında ve gelgitin merhametine bırakıyor.