Translation of "Snel" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Snel" in a sentence and their turkish translations:

Snel!

Çabucak!

- Hij ging snel.
- Hij liep snel.

O, hızla yürüdü.

- Ik spreek snel.
- Ik praat snel.

Ben hızlı konuşurum.

- Je loopt snel.
- Je wandelt snel.

Sen hızlı bir şekilde yürüyorsun!

- Snel!
- Vlug!

Çabuk!

Spreek snel.

Hızlı konuşun.

- Tom at snel.
- Tom heeft snel gegeten.

- Tom çabucak yedi.
- Tom çarçabuk yedi.

- Je bent snel hersteld.
- U bent snel hersteld.
- Jullie zijn snel hersteld.
- Je bent snel weer bijgekomen.
- U bent snel weer bijgekomen.
- Jullie zijn snel weer bijgekomen.

- Hızlı bir şekilde iyileştin.
- İyileşiverdin.

- Hij is heel snel.
- Hij is erg snel.

O çok hızlı.

- Hoe snel reed u?
- Hoe snel reed je?

Ne kadar hızlı sürüyordun?

- Ze is erg snel.
- Zij is erg snel.

O çok hızlı.

- Ze rijdt heel snel.
- Zij rijdt heel snel.

O çok hızlı araç kullanır.

- Ze is te snel.
- Zij is te snel.

O, çok hızlı.

- Hij wordt snel moe.
- Hij is snel vermoeid.

O kolayca yorulur.

We gaan snel.

Hızlı gidiyoruz!

Dat was snel!

Ne kadar çabuk!

Lynn rent snel.

Lynn hızlı koşar.

Betty rijdt snel.

- Betty hızlı araba sürer.
- Betty hızlı sürer.

Kom op! Snel!

Haydi! Çabuk!

Hij komt snel.

Yakında gelecek.

Hij leert snel.

O hızlı öğrenir.

Hij beweegt snel.

O hızla hareket eder.

Schrijf me snel!

En kısa zamanda bana yaz!

Hij liep snel.

O büyük bir hızla yürüdü.

Paarden rennen snel.

Atlar hızlı koşar.

Hij loopt snel.

O, hızlı yürür.

Jongens lopen snel.

Çocuklar hızlı çalışır.

Doe het snel.

Onu çabucak yapın.

Ik leer snel.

Ben hızlı bir öğreniciyim.

Ze telt snel.

O hızlı sayar.

Tom is snel.

Tom hızlı.

Ze zijn snel.

Onlar hızlı.

Tom leert snel.

Tom hızlı öğrenir.

Tom wandelt snel.

Tom hızla yürür.

Eekhoorns bewegen snel.

Sincaplar çabuk hareket ederler.

Ze sprak snel.

O, hızlı şekilde konuştu.

Hij rijdt snel.

O,hızlı araba sürer.

Papier brandt snel.

Kağıt hızlı yanar.

Word snel beter!

Geçmiş olsun!

Eekhoorns leren snel.

Sincaplar hızlı öğrenenlerdir.

Tom rijdt snel.

- Tom hızlı araba sürer.
- Tom hızlı sürer.
- Tom arabayı hızlı sürer.
- Tom hızlı kullanır.
- Tom arabayı hızlı kullanır.
- Tom hızlı araba kullanır.

Tom was snel.

Tom hızlıydı.

Dat ging snel!

O hızlıydı.

Kom snel terug.

Çok uzun kalma.

Zij verbrandt snel.

Onun cildi kolayca yanar.

Hij stierf snel.

O, hızla öldü.

Hij spreekt snel.

O hızlı konuşur.

Tom spreekt snel.

Tom hızlı konuşur.

Ik rij snel.

- Hızlı sürüyorum.
- Hızlı araç kullanıyorum.
- Ben hızlı sürerim.

Ik spreek snel.

Ben hızlı konuşuyorum.

- Het liep snel uit de hand.
- De zaken escaleerden snel.
- De boel escaleerde snel.

İşler hızla tırmandı.

- Snel, help me!
- Schiet op, help me!
- Snel, help.

Acele edin, yardım edin.

- Hij raakte al snel moe.
- Hij werd snel moe.

O kısa sürede yoruldu.

- De productie daalde snel.
- De productie is snel afgenomen.

Üretim hızla düştü.

- Spreek alsjeblieft niet zo snel.
- Praat niet zo snel, alstublieft.

Lütfen çok hızlı konuşma.

- Kom snel!
- Kom onmiddellijk.
- Kom vlug!
- Kom snel.
- Kom spoedig.

Çabuk gelin.

- Hoe snel is jouw computer?
- Hoe snel is je computer?

Bilgisayarınız ne kadar hızlı?

Dat is behoorlijk snel.

Bu gerçekten hızlı.

Het wordt snel donker.

Hava hızla kararıyor!

Hij is best snel.

Çok hızlı.

Snel beslissen. Kom op.

Çabuk karar verin. Hadi.

Onze gletsjers smelten snel

buzullarımız süratle eriyor

snel en efficiënt uitvoerde .

, Ney'e, hızlı bir verimlilikle

Het zal snel opklaren.

Yakında hava açacak.

Ratten vermenigvuldigen zich snel.

Fareler hızla ürerler.

Tom kan snel rennen.

Tom hızlı koşabilir.

Tom zwemt heel snel.

Tom çok hızlı yüzer.

Loop niet zo snel.

O kadar hızlı çalışmayın.

Hoe snel loopt hij?

O ne kadar hızlı çalışır?

Zijn bedrijf groeit snel.

İşi hızlıca büyüyor.

John ontbijt vaak snel.

John genellikle hızlı bir kahvaltı yer.

Hij spreekt te snel.

O çok hızlı konuşur.

Hij kan snel lopen.

O hızlı bir yürüyücüdür.

Ik word snel hysterisch.

Kolaylıkla isteri olurum.

Taro is snel aangebrand.

- Taro oldukça çabuk öfkelenir.
- Taro çok çabuk sinirlenir.

Hij kan snel rennen.

- O hızlı koşucu.
- O hızlı bir koşucu.

Hij kwam snel terug.

O kısa süre sonra geri geldi.

Hij rent erg snel.

- O çok hızlı çalışır.
- O çok hızlı koşar.
- Çok hızlı koşar.

De mode verandert snel.

Moda çabucak değişir.

Alles gebeurde zo snel.

Her şey çok hızlı gerçekleşti.

Johnny, kom snel hier!

Johnny, çabuk buraya gel!

Kleed je snel aan.

Çabucak giyin.

Ik heb snel geluncht.

Hızlı bir öğle yemeği yedim.

Deze hond rent snel.

Bu köpek hızlı koşar.

Ze spreekt behoorlijk snel.

O nispeten hızlı konuşur.