Translation of "‫أوائل" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "‫أوائل" in a sentence and their turkish translations:

‫أوائل الليل في "جنوب إفريقيا".‬

Afrika'nın güneyinde sabahın erken saatleri.

نحن في أوائل ديسمبر 218 قبل الميلاد

M.Ö 218 Aralık ayının başları...

في أوائل القرن العشرين ، أنشأت النساء مجتمعًا و

1900'lü yılların başında kadınlar cemiyet kurup

عاشوا في نفس الوقت تقريبًا في أوائل القرن السادس.

6. yüzyılın başlarında yaklaşık aynı zamanda yaşadılar.

Lejre ، ذات مرة ليدربورج ، حقًا مركزًا رئيسيًا للقوة في أوائل فترة

Lejre, bir zamanlar Ledreborg, gerçekten de erken Viking

كانوا من أوائل الأوروبيين الذي أبحروا مباشرة إلى أفريقيا جنوب الصحراء الكبرى

Afrikalı insanları kaçırmak ve köle yapmak için Sahraaltı Afrika'ya

تم توقيع السلام في أوائل عام 1391، لكن بايزيد بدأ بوضع الخطط

Anlaşma, 1931. Yılın başlarında imzalansa da, Bayazıd

في مجلس الحرب الذي عقد في أوائل يوليو، أوّل قرار تمّ اتخاذه،

Temmuz ayı başlarında toplanan Askeri Konsey'de asıl mesele

وفي أوائل عام 1462 ، بينما كان في طريقه لعبور نهر الدانوب المتجمد توقفت فرسان والاشيا

1462 başlarında, Eflak ordusu, donmuş Tuna önüne