Examples of using "تعليم" in a sentence and their turkish translations:
Öğrenciler yettiştirdi
Halkını eğitmeye çalışıyordu.
çocuklara cesur erkek ya da
Üniversiteye gitmemek hapis demekti.
Lisa iki kızının da okul ve forma masraflarını
Yoksul insanlara çiçek yetiştirmeyi öğretmeliyiz.
Çocuklarının iyi bir eğitim almasını ister.
daha iyi bir iş ve daha iyi bir eğitim için değildi;
iyi bir eğitim alabilmeleri için
iyi bir eğitim almalıdır, kültürle donatılmalıdır, bezenmelidir.
hâlâ sanat eğitimi programlarında bütçe kısıtlaması yaşıyor?
ölünün arkasından mevlüt okutmak gibi törenlerle karşılaşmayız
Ya hiçbir bilgiye eğitime ihtiyacımız olmadan
Biz dil araçlarını bir sonraki seviyeye getirmek istiyoruz.Biz dil öğrenme manzarasında yenilik görmek istiyoruz.Ve bu, bir topluluk olmadan inşa edilemeyen verimli platformlar olmadan katkıda bulunamayan açık dil kaynakları olmadan olamaz.