Translation of "القمة" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "القمة" in a sentence and their turkish translations:

واتجهت صوب القمة.

Oradan sonra hızla zirveye ulaştım.

سنعود إلى القمة مرة أخرى.

Tekrar başa döneceğiz.

وتم الوصول إلى القمة بنجاح‏.

...zirveye ulaşmayı başardılar.

أنهم وصلوا إلى القمة أخيرًا‏.

...biz aşağıda South Col kampındaydık.

حيث ينتفخ بالوسط، مثلاً، دون القمة.

üst kısımda değil orta kısımda şişme gözlemleniyor.

ونقول لأنفسنا "عندما أصل إلى تلك القمة

Ve şöyle düşünürüz: "Zirveye ulaştığım zaman

لكن عندما تصل إلى القمة، تستمتع بمنظر رائع.

Ancak zirveye ulaşınca muhteşem bir manzaranın tadına varıyorsunuz.

وكوني أستاذ في الجامعة ظننت أنني بلغت القمة،

Üniversitede görev yapan bir profesör olarak

‫هذا هو الأساس، ‬ ‫إن تمكنت من الوصول لهذه القمة،‬

Önemli olan şey, şuraya ulaşabilmem.

عندما ننظر إلى التصنيفات ، فإنها لا تغادر القمة أبدًا

reytinglere baktığımızda zirveyi hiç bırakmıyor

بعد يومين، حشد حنبعل قواته في القمة وأشار إلى أفق إيطاليا

İki gün sonra Hannibal birliklerini tepede topladı ve İtalya panoramasını onlara gösterdi.

‫حيوانات صائدة مخيفة ومفترسة تنصب الكمائن،‬ ‫وقاتلة تنفث السم‬ ‫ستتنافس للوصول إلى القمة.‬

Korkunç avcılar, pusu kuran yırtıcılar ve zehirli katiller taç için yarışacak.

الآن ماذا تريد أن تقول لعالمنا عندما تقول المجال. هل عالمنا في القمة؟

şimdi sen küre müre derken ne demk istiyorsun dünyamıza. Dünyamız topmu?