Translation of "السيدة" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "السيدة" in a sentence and their turkish translations:

السيدة وود طباخة جيدة.

Bayan Wood çok iyi bir aşçı idi.

فقال: "أيتها السيدة، إنه مقعدي!"

Buna karşılık, "Hanımefendi o zaten benim koltuğum!" demez mi?

تلك السيدة أكبر مني بكثير.

O kadın benden çok daha yaşlı.

عمر السيدة أربعون عامًا على الأرجح.

Leydi en fazla kırk yaşında.

هل تعرف كم عمر السيدة نكانو؟

Bayan Nakano'nun kaç yaşında olduğunu biliyor musun?

طلبت مني السيدة سميث الذهاب إلى المدينة.

Bayan Smith kente gitmemi istedi.

" مساء الخير أيها السيد صباح الخير أيتها السيدة"

kadar kolay olabilir.

‫إلى تلك السيدة العجوز المتبخترة‬ ‫في ثوبها الفضفاض.‬

ve sıra dışı, titrek, dalgalı, elbiseli ve yaşlı bir kadın oluyor.

والقرى السورية ليعرفها الشعب اكثر كونها السيدة الاولى وباتت

yönetti ve Suriye şehirleri ve köylerinde First Lady olarak bilinen daha çok insan dolaştı ve Artık

ثم اسم والده السيد علي رضا اسم والدته السيدة زبيدة.

Sonra babasının adı Ali Rıza Bey, annesinin adı Zübeyde Hanım.

فى القرآن يوجد جزء عن السيدة مريم وميلاد المسيح عيسى.

Kuran'da Hz. Meryem ve Hz. İsa'nın doğumu hakkında bir bölüm vardır.

اضرمت النار في الغابة، واشتعلت النيران، وكومة من فتات الرماد هو كل ما تبقى من السيدة أسكيو وزملائها الشهداء.

Koru yakıldı, alevler yükseldi, ve kısa sürede bayan Askew ve arkadaş şehitleriyle ilgili geriye kalan bütün şey dökülen bir küller yığınıydı.